Oturum açın

Teknik zorluklar yaşamaktayız. Form gönderme işleminiz başarılı olmadı. Lütfen özürlerimizi kabul edin ve daha sonra tekrar deneyin. Detaylar: [details]

Download

Kaydol

Teknik zorluklar yaşamaktayız. Form gönderme işleminiz başarılı olmadı. Lütfen özürlerimizi kabul edin ve daha sonra tekrar deneyin. Detaylar: [details]

Download

Omron'a kaydolduğunuz için teşekkür ederiz

Hesabınızı tamamlamanız için şu adrese bir e-posta gönderildi:

Web sitesine geri dönün

doğrudan erişim

Bilgilerinizi aşağıya girin ve bu sayfadaki içeriğe doğrudan erişin

Text error notification

Text error notification

Checkbox error notification

Checkbox error notification

Teknik zorluklar yaşamaktayız. Form gönderme işleminiz başarılı olmadı. Lütfen özürlerimizi kabul edin ve daha sonra tekrar deneyin. Detaylar: [details]

Download

Gösterdiğiniz ilgi için teşekkür ederiz

Artık şuna erişebileceksiniz: Sıfır temas için otomasyon: Yiyecek ve İçecek alanında emniyeti, kaliteyi ve verimliliği artırma

Şu adrese bir onay e-postası gönderildi:

Sayfaya devam edin

Bu belgeyi indirmek için lütfen veya doğrudan erişim edinin

Kolaboratif Robotik
Otomasyon Blog Sayfası

Sıfır temas için otomasyon: Yiyecek ve İçecek alanında emniyeti, kaliteyi ve verimliliği artırma

15 Mart 2021, Pazartesi, Kolaboratif Robotik tarihinde yayınlandı

Otomasyon, robotik, görüntü işleme ve yapay zeka (AI) alanlarındaki son inovasyonlar şirketlerin sıfır temaslı süreçlere geçiş yapmasına yardımcı olabilir.
Yiyecek, içecek ve emtia sektörlerinde faaliyet gösteren dünya genelindeki şirketler ve üreticiler, sıfır temasa geçiş sürecinde manuel faaliyetleri otomatikleştirmenin yeni yollarını arıyor. Bu sayede çalışanların korunması ve işlerinin kolaylaşması sağlanacak, süreçler optimize edilebilecek ve ürün kalitesi iyileştirilebilecek. Ancak, sıfır temasa ulaşabilmek için uygun teknolojiler gerekir.

Çalışma koşullarını iyileştirme

Sıfır dokunuşa geçiş, çalışanlar için birçok avantaj sunar. Çalışanlar şirketlerin en değerli varlıklarıdır, bu nedenle onların daha fazla katma değer sağlayan görevleri gerçekleştirmek üzere kullanılması veya yeniden eğitilmesi için stratejiler geliştirmek önemlidir. Üretim ortamındaki birçok manuel görev, değerli personel kaynakları gerektirir ve verimlilik, hijyen ve emniyet kurallarına uygunluğu engeller. Manuel süreçler genellikle yüksek maliyetli, riskli ve pahalıdır. Ayrıca birçok rutin görev kısa sürede sıkıcı veya sinir bozucu hale gelebilir ve çalışanların becerilerinden en iyi şekilde yararlanılamamasına yol açar. Peki verimliliği, emniyeti ve sürdürülebilirliği iyileştirmek için hangi süreçler otomatikleştirilmelidir?
Tekrarlanan manuel görevlere örnek olarak ürünlerin ayıklanması ve sınıflandırılması ile konteynerlerin hizalanması, yönlendirilmesi, doldurulması ve etiketlenmesi verilebilir. Diğer manuel görevler arasında kutuları ve kartonları kaldırma ve taşıma, ikmal, bitmiş ürünleri taşıma ile kalite denetimi ve depolama sayılabilir. Çalışanlar makinelerle etkileşim kurduklarında ve çalışma ortamında saatlerce durduklarında, fiziksel duruşlarının zarar görme veya kaza riski artar, bu da verimliliği azaltabilir.

Tekrarlanan süreçlerin otomatikleştirilmesi

Tekrarlanan süreçler daha verimli hale gelmelidir. Robotlar ve otomasyon çözümleri, hem seri hem de özelleştirilmiş üretimde yüklerin taşınması, ayıklanması veya paletlenmesine yardımcı olabilir. Örneğin, yüksek hızlı hatlarda tam otomatik çözümler kullanılabilir. Bu çözümler arasında endüstriyel robotlar, yüksek hızlı seçme ve yerleştirme uygulamaları, akıllı konveyör bantları, entegre makine robot kontrolü ve makine seviyesinde veri analizi (AI) yer alır. Mobil robotlar, kalıcı olarak monte edilmiş endüstriyel robotlara kıyasla değişime daha hızlı ve daha iyi uyum sağlayabildiği için müşteriye özel ortamlarda esneklik sunar.
Mobil robotlar ürünleri ve ham maddeleri taşıyabilir. Fabrika veya depoda hareket eden çalışanların geçirdiği yaralanmalar nedeniyle yılda yaklaşık 95 milyon iş günü kaybı yaşanıyor. Modern çözümler bu riskleri büyük ölçüde azaltabilir. Otonom mobil robotlar (AMR'ler) ürünleri hızlı bir şekilde taşır, atıkları boşaltır veya bitmiş paketleri taşır. AMR filoları ve mobil manipülatörler (cobotlar ve mobil robotlar) ayrıca kalite kontrolünü, izlenebilirliği, sipariş yönetimini, sipariş tamamlamayı ve depolamayı destekler.
Örneğin, Hollanda'nın önde gelen meyve ve sebze toptancısı Combilo'nun verimliliği %30 artıran paketleme hattı, OMRON'un son teknoloji robot ve görsel denetim çözümleriyle donatılmıştır. Yeni sıfır temas yaklaşımı, maliyetleri en aza indirirken çalışanları riskli, tekrarlanan ve fiziksel açıdan zorlu görevlerden korur. Ayrıca çalışanların daha fazla katma değerli görevlerde kullanılabilmesini sağlar.
Sıfır temas stratejileri, şirketlerin daha rekabetçi ve geleceğe hazırlıklı olmasını sağlayarak geri çağırma işlemlerini azaltır ve markalarını korur. Günümüzdeki önemli zorluklardan biri, müşterilere güvenli, sürdürülebilir şekilde tedarik edilen ve sağlıklı yiyecekler sunmaktır. Ürün kalitesi ve güvenliği, gittikçe daha katı hale gelen düzenlemelere uygun olmalıdır. Bu esnada tüketiciler de ürün, tedarikçi ve tedarik zinciri konusunda şeffaflık talep etmektedir. Çalışanlar üretim, paketleme veya etiketleme sırasında bir ürüne ne kadar sık dokunursa geri çağırma veya iade etme ihtimali o kadar yüksek olur. Hasarlı ambalajlar veya kurallara uygun olmayan etiketler de iyileştirme yapılabilecek alanlardandır.

Kaliteyi artırmak için teknolojiden faydalanma

Kontaminasyonu ve kirlenmeyi önlemek için mallar ve ham maddeler manuel olarak değil, mekanik olarak ayıklanmalı veya taşınmalıdır. Etiketleme ve kalite kontrolü, insan temasını en aza indirmek için otomatik sistemler, kamera ve robot çözümleriyle gerçekleştirilebilir. Ayrıca yenilikçi kamera çözümleri, ürünlerdeki veya konteynerlerdeki kontaminantları çalışanlardan çok daha doğru bir şekilde algılayabilir. Yüksek performanslı denetim sistemleri destek sağlar. Ayrıca çalışanların aksine, tek bir kontrolör farklı konum ve zamanlarda çeşitli görevleri üstlenebilir.
Bir diğer risk ise biyolojik kontaminasyondur. Robotlar ürünle doğrudan teması ortadan kaldırabilir. Seri üretim hatlarında bu, yüksek hızlı endüstriyel robotlar, entegre otomasyon sistemleri ve yüksek performanslı denetim sistemleri ile sağlanabilir. Özel hatlarda, akıllı kameralarla donatılmış cobotlar hijyenik seçme ve yerleştirme süreçleri sağlar. Akıllı kamera teknolojisi; kalite kontrolü, kod ve rakam okumayı tek bir adımda birleştirir. Yapay zeka destekli otomatik ve ölçeklenebilir kalite kontrolü, hataların gözden kaçırılmasını önleyerek doğruluk oranını artırır.
Örneğin Seafood Parlevliet, en son teknolojiyi kullanan bir balık işleme tesisidir. Otomatik montaj hattında görsel denetim sistemi ve kameralar gibi çeşitli OMRON komponentlerinin yanı sıra süreçler sırasında görsel denetim için aydınlatma ve özelleştirilmiş görsel denetim yazılımı bulunur. Böylece balık filetolarının Seafood'un yüksek kalite standartlarını karşılaması sağlanır.

Sonuç

Fraunhofer Institute tarafından yapılan "50 trends influencing Europe's food sector by 2035" (2035 yılında Avrupa gıda sektörünü etkileyecek 50 trend) başlıklı çalışma, yapay ve makine öğreniminin gelecekteki gıda üretimini büyük ölçüde etkileyeceğini gösteriyor. Yeni teknolojiler, yiyeceklerin kalitesini ve tazeliğini önemli oranda iyileştirebilir ve atıkları azaltabilir. Benzer şekilde, yapay zeka ve makine öğrenimi de kaynakların daha akıllı ve sürdürülebilir şekilde kullanılması için sıfır temas yaklaşımını desteklerken ürünlerin ve marka imajının optimize edilmesine yardımcı olur.

Yiyecek ve içecek sektöründeki otomasyon projelerinin gerçek hayattan örnekleri hakkında daha fazla bilgi edinmek ister misiniz?

Buradan göz atabilirsiniz

Omron uzmanlarına danışın

Herhangi bir sorunuz var mı ya da kişisel tavsiye almak ister misiniz? Uzmanlarımızdan biriyle iletişime geçmekten çekinmeyin.
  • Patricia Torres

    Patricia Torres

    Patricia is Industry Marketing Manager Food and Commodities Solutions at Omron Industrial Automation Europe.