Optimizasyondan otonomiye - OMRON'dan 2025 için en iyi beş üretim otomasyonu trendi
4 Ocak 2025, Cumartesi, Yapay Zeka tarihinde yayınlandı
Trend #1 Daha akıllı bakım ve veriye dayalı otomasyon
Veriye dayalı otomasyon, yalnızca bir şeylerin ne zaman yanlış gideceğini belirlemekle kalmaz, aynı zamanda üretim süreçlerini optimize etmek için bu verileri kullanır. OMRON'un vizyonunda "Sensing & Control + Think"; gelişmiş sensörleri, kontrol teknolojilerini ve veri analizini bir araya getirerek verimliliği ve üretkenliği otonom olarak artırmak için ayarlamalar yapıp kendi ortamlarından öğrenebilen sistemleri mümkün kılar. Bu teknoloji, sensörlerden ve makinelerden gelen gerçek zamanlı verilerin karar alma sürecini yönlendirdiği otonom üretime geçişin temel taşıdır.
Trend #2 Akıllı üretim için adaptif sistemler
Hassasiyetin kritik önem taşıdığı yarı iletken üretimi gibi sektörlerde, OMRON'un gelişmiş X ışınlı ve CT taramalı VT-X950 gibi yüksek çözünürlüklü denetim sistemleri, mikro düzeydeki kusurları gerçek zamanlı olarak tespit edebilir. Bu, üreticilerin hataları anında düzeltmelerini sağlayarak verimi önemli ölçüde artırır ve atık miktarını azaltır. Bu adaptif sistemler, üretimde kalite kontrol için makinelerin optimum performans elde etmek amacıyla kendilerini sürekli izlediği ve ayarladığı bir geleceği temsil eder.
Trend #3 Yeniliğin itici gücü olarak birlikte oluşturmak
"Birlikte oluşturma", teknolojik gelişmeleri hızlandırır ve geliştirilen çözümlerin pazar ve toplumun ihtiyaçlarına uygun olmasını sağlar. Örneğin yeni nesil teknolojiler, moleküler yapılarına dayalı olarak yeni malzemelerin özelliklerini tahmin ederek malzemede yeniliği hızlandırır. OMRON, araştırma kurumları ve üniversitelerle iş birliği yaparak tek bir organizasyonun sınırları içinde imkansız olan yeni inovasyon fırsatları yaratmaktadır.
Trend #4 Daha akıllı ürün ve komponent tasarımı ile enerji verimliliği
Sektörler, çevresel ayak izlerini azaltmak için gittikçe artan bir baskıyla karşı karşıyadır. Geleneksel silikon tabanlı güç cihazları uzun zamandır endüstriyel sistemler üzerinde hakimiyet kurmuştur ancak bunlar, verimlilik ve boyut açısından sınırlamaları da beraberinde getirir. OMRON’un GaN (Galyum Nitrit) teknolojisine yaptığı yatırım, minimum enerji kaybıyla yüksek performanslı güç dönüşümü sağlayarak bu zorlukların üstesinden gelir. GaN cihazları, çok daha küçük bir alanda daha fazla güç işleme kapasitesine olanak tanıyarak daha az enerji gerektiren ve aynı zamanda ısı üretimini azaltan küçük boyutlu komponentleri mümkün kılar. Bu, özellikle elektrikli araçların (EV'ler) üretimi için daha hafif, enerji açısından daha verimli komponentlerin gerekli olduğu otomotiv üretimi gibi endüstriler için ilgi çekicidir.Trend #5 Etik yapay zeka kullanımı ve şeffaf karar alma süreci
Yapay zeka endüstriyel sistemlere daha fazla entegre hale geldikçe, kullanımı konusundaki etik hususlar önem kazanmaktadır. Üretimde bu, yapay zeka odaklı kararların denetlenmesi ve anlaşılmasına olanak sağlayan sistemler oluşturmak anlamına gelir. Bu sayede şirketler, yapay zekanın sağladığı verimliliklerden faydalanırken operasyonları üzerinde kontrol sahibi olur. Fabrikalar daha otonom hale geldikçe, etik yapay zeka kullanımının giderek daha önemli bir rol oynaması beklenmektedir. Yapay zeka ile karar alma sürecinde şeffaflığın sağlanması şirketler, çalışanlar ve paydaşlar arasındaki güvenin korunması açısından kritik önem taşır.
Otonom Topluma doğru ilerledikçe, endüstriyel otomasyona yaklaşma şeklimiz gelişiyor. Kestirimci bakım, adaptif kontrol ve birlikte oluşturma; günümüzde üretimi yeniden şekillendiren gerçeklerdir. Gerçek zamanlı veri analizlerinden gelişmiş malzeme bilimine kadar her yenilikle yalnızca süreçleri iyileştirmekle kalmıyor, aynı zamanda sistemlerin kendi başına düşünmesini, öğrenmesini ve hareket etmesini sağlıyoruz. Karmaşık ve sürekli değişen bir dünya için hep birlikte daha akıllı ve daha dayanıklı üretim sistemleri oluşturmamız gerekiyor.
Daha fazla ayrıntı için bkz. OMRON Entegre Rapor